cam masaNın üstüNde..



B: bir haftam mı var, yaLnızca bir hafta?
A: beLki biraz daha fazLa, beLki bir kaç gün daha az
B: yapacak hiç bir şey yok mu?
A: mideni yıkadık
B: ne saçma, sanki şimdi birdenbire yapmam gereken bir sürü şey varmış gibi geLiyor öLmeden önce.
sanki bugüne kadar yapmak istediğim hiçbir şeyi
yapmamısım. Sanki hiç........
şimdiki zamana geLene kadarki zamanLarı
doLdurmamışım. ÖYLeyse
yaşanmışLığım, yaşım, nereye gitti? BeLLek bu kadar
hızLı "yok saymaya" başLayabiLir mi?
...sanki hiç konuşmamışım,
sabahLayıp alkoL uyuşukLuğu
geçirmemişim. Sanki uykusuz kaLan ben
değiLdim, okyanus kıyısında sanki
yakamozLarı tutmadım. Sanki
hızLıydı zaman ve hep sonra

yaşayacağımı sandım
hayaLLerimi. Sahi, hayaLLerim... neydi? Neydi
peşinden koştuğum,
inandığım, savunduğum, biraz sonra
unuttuğum, o meşhur fiLm şeridi gibi
oLan şey,,, bu mu? Bu kadar çabuk mu? Sanki
aşktan kaLbini patLatan öpüşü
kondurmadı kimse dudağıma, sanki
yatağımda çiçekLi sabahLara
uyandırıLmadım, sanki ışıksız kaLdım,
karanLığa konuşmayı şimdi öğrenmek zorundayım.
Sanki onunLa
yaşadığımızı sandığımız her düşü tükettim,
şimdi sanki anımsamaLardayım. ÖLüm...;
sanki bunu anLatıyor. Zamana dikLenme yeminini
sanki ben vermedim. Sanki terastaki nayLon
şişeyi cam sanmadım, cam masada
şiirLer yazıp ağLamadım, bir
eLimde beni savuran bir uçurtmaya sanki hiç
rastLamadım. asLında
ışıkLarı hep ben söndürdüm, sanki
onun ensesinde yağmur hep vardı, ben yeni
gördüm. Sanki sesim kısıktı,
bağırmak için boynumu kaLdırdım
yastıktan. Sanki sokakLar hep çıkmazdı, ben gittim.
Gidecek yerin kaLmaması sanki bu:
öLüm...
Sanki kısacık bir şey oLmayacaktı yaşamım, dev,
görkemLi ve oLanca
ihtişamıyLa havai fişekLere
güLümseyecektim, mağrur. Sanki
güneşLiği çeken eLLerinLe
okşamamıştın bacakLarımı,
sanki neredeyse... beni sevebiLirdin...

Yorumlar

aviatic2 dedi ki…
Hep kızıl, mor, kırmızı...
Adsız dedi ki…
:)

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ferhan Şensoy ile Geriş’te Bir Buluşma

Erkan Yücel: Tiyatroda ne var ne yok?

Sokak Kuşları